“İnsanlar öldürülürken susulamaz.”
Susulamaz elbette ama susmayıp, konuşurken ne söylediğiniz de önemlidir:
“Teröre karşı bir arada olacağız.”
“Birliğimize, bütünlüğümüze yapılan bu saldırı karşısında dimdik ayaktayız.”
“Sonuna kadar gideceğiz.”
“Kınıyoruz.”
“Zaman, siyaset yapma değil, yara sarma zamanıdır.”
Örneğin susmayıp da bunları söyleyecekseniz, boş verin, susun daha iyi.
Canından olmuş onlarca insanın, yaşam hakkı elinden alınmış olanların bu en yüce haklarını savunmak yerine, lafı eğip bükecekseniz, susun daha iyi…
Susun beyler, televizyon ekranlarında, ölmüş gencecik bedenler üzerinden, bu kan gölünün orta yerinde hâlâ iktidarı aklamaya çalışan sayın gazeteciler, sayın yazarlar, sayın akademisyenler, sayın çok bilir kişiler, lütfen susun!
…
“İnsanlar öldürülürken susulamaz.”
Susulamaz elbette ama susmayıp, konuşurken ne söylediğiniz de önemlidir:
Yer kürenin en büyük kan kaybı olan Ortadoğu coğrafyasında yer alıp da, Ortadoğu bataklığına saplanmaksızın varlığını sürdüren Türkiye Cumhuriyeti’ni, bu kan gölünün tam orta yerine, türlü hayallerle kim sürükledi?
Önce bir başka ülkenin toprak bütünlüğünü bozmak, o ülkenin yöneticilerini koltuklarından indirmek adına, silahlı örgütleri kim destekledi, kim onlara sınırlarımızı açtı, kim sınırlarımızı terör örgütlerinin koridoruna çevirdi?
Sonra, bu silahlı örgütlerle ilgili hesapları tutmayınca, kanlı terör örgütlerinin yuvasına çevrilmesine bile bile göz yumduğu sınır ötemizi temizlemek için askerlerimizi yabancı ülke topraklarına, kanlı, acımasız cihatçı katillerin arasına kim gönderdi?
Kim baştan aşağı yanlış politikalarıyla, kişisel beceriksizlikleri ile, öngörüsüzlükleri ile bu ülkeyi, Ortadoğu’da cirit atan İslamcı terör örgütlerinin hedefi haline getirdi?
Bizi bu batağa kim itti beyler, kim!
…
“İnsanlar öldürülürken susulmaz.”
Susulmaz elbet, insan olana yakışan, yaşam hakkı elinden alınanın hesabını sormaktır.
Bunun bedeli ne olursa olsun, bunun ucu kime dokunursa dokunsun, yaşadığımız ülkede iktidar ve o iktidarın yöneticilerini eleştirmek ne denli tehlikeli olursa olsun.
İnsansak eğer, susmayacağız.
Terörü elbette kınayacağız.
İslamcı, cihatçı kan içicilerin karşısında elbette birlik ve beraberlik içinde dimdik duracağız.
Katili elbette göreceğiz.
Ama katili görürken, o katili, kendi siyasi hırsları, kendi beceriksiz politikalarıyla başımıza musallat eden, güzel ülkemizi mayın tarlasına çeviren, yitirdiğimiz her canın ardından sorumluluk almak yerine gözlerimizin içine baka baka masal anlatan beceriksiz yöneticilerden de yiten canların hesabını mutlaka soracağız.
Bizi bu batağa kim itti?
Bizi, Ortadoğu’nun kan gölünün kıyısında yıllarca dikkatle o kana bulaşmadan, o girdabın içinde savrulmadan varlığını sürdürebilmiş bizi, kim bu kan gölünün içine itti?
Neden, niçin, ne uğruna?
Teröre karşı dimdik duracağız.
Siz de karşımıza geçin, dimdik durun ve hesap verin:
Politikalarınız yüzünden ölen onca insanın kanı elinizdedir…
Ne sizin, ne yardakçılarınızın televizyon ekranlarında anlattıkları masallara ihtiyacımız var.
Bu ülkeyi Ortadoğu bataklığına itip, Ortadoğu’nun canilerinin hedefi haline getiren sizsiniz.
Ama bugün, ama yarın,
Hesap vereceksiniz!
Çünkü, ‘insanlar öldürülürken susulmaz.’
Hesap sorulur!
İnsansak eğer, o ölülerin çalınmış hayatlarının sorumluluğunu bir parça duyuyorsak yüreğimizde…
Taylan Özbay
telgrafhane.org