Barış Bloku Sözcüsü Tabipler Birliği Başkanı Gencay Gürsoy, yapılan inceleme sonrası açıklamasında, "Silvan'a geldik, insanlarla konuştuk. Belediye ve kaymakamlıkla görüştük. Gerçekten çok ağır bir trava yaşandı bu kentte, fiziksel ve duygusal olarak. Çocuklarla konuştuk. Çocuklar yaşanan olayların etkisini halen üzerinde taşıyor. Kobani'ye benzer bir şey yaşanmış bu kentte. Tabi bu işin böyle sürmesi mümkün değil. Biz bunları önümüzdeki günlerde rapor haline getirip sunacağız. Yarın İstanbul'da bunu heyet olarak yapacağız. Daha sonra ayrıntılı bir rapor şeklinde tüm Türkiye ve Dünya kamuoyuna açıklayacağız. Umuyoruz ki, bu tür olaylarla daha sık karşılaşmayacağız. Halk olarak barış taleplerimizi dile getirmediğimiz sürece savaş kışkırtıcılarının sesini kısmamız mümkün olmayacak" dedi.
HDP İstanbul Milletvekili Hüda Kaya ise, "İki yıldır ateşkesin sağlandığı, canların kısmen alınmadığı, insanların biraz daha ferahlık içinde nefes aldığı günler yaşandı. Son birkaç aydır geriye döndürülmeye çalışılıyor. Bazı ağır bedeller insanlarımıza ödetiliyor. Varto'da sivil halk evlerinde uyurken canlı, canlı yakılmaya çalışılan insanlar var. Burada da buna benzer ağır bedeller ödenmiş. İnsanlar, kadınlar, yaşlılar, çocuklar ellerini havaya kaldırıp, 'biz barış istiyoruz' demelerine rağmen, canlı kalkan olarak görevlilerin karşısında, 'bir barış istiyoruz' diyerek feryat etmelerine rağmen, üzerlerine binlerce gaz ve mermiler kullanılarak, insanlara yeniden bir zulüm yaşatılıyor. Ne olursa olsun barış bloğundan gelen arkadaşlarımız, farklı etnik yapılarda, farklı ırk, STK ve insan hakları mücadelecileri, akademisyenler ve entelektüel arkadaşlarımız var. Burada Türk olmayan arkadaşlarımız Türküyle, Lazıyla, Çerkeziyle, Arabıyla ve Alevisiyle, dindarıyla, dindar olmayanıyla, Hırıstiyanıyla her bir halkımızla nefes almak istiyoruz. Barışın gerçekleşmesini 28 Şubat'ta Dolmabahçe Sarayı'nda tıkanan sürecin mutlaka tekrar yapılması, mutlaka iki tarafın da adımlar atması gerekiyor" diye konuştu.