15.03.2015, Pazar







ZİLLER KİMİN İÇİN ÇALIYOR? / Halil Yeni
ZİLLER KİMİN İÇİN ÇALIYOR?  / Halil Yeni
30 Ekim 2014 09:43
Font1 Font2 Font3 Font4

Okullar açıldı. Dertler ortaya saçıldı. Gençliğin yaşadığı sorunların sadece iş ve meslek hayatıyla sınırlı olmadığı bir kere daha zillerin çalmasıyla ortaya çıktı. Çünkü okuyamamak yada nitelikli eğitim alamamak da en önemli sorunların arasında hala yerini koruyor.

 

Bu daha başlangıç: Okul Öncesi Eğitim, ilköğretim

Okul öncesi eğitimden başlayacak olursak; Evrensel eğitim normlarına göre okul öncesi eğitim, çocuğun gelişmesi açısından son derece önemli bir yere sahip. Ancak ülkemizde okul öncesi eğitimin birçok örnekte paralı olması, yoksulların bu imkândan yararlanamamasına sebep oluyor. Eşitsizlik çocuk yaşlarda başlıyor. Hâlihazırda faaliyet gösteren yerlerin ise çoğu zaman sağlıksız koşulları içerdiği ve bilimsel eğitimden uzak, bir tür “çocuk oyalama yerleri” olarak şekillendiği görülüyor. Bu durum her iki koşulda da eğitime kötü bir başlangıç anlamına geliyor.

 

ZİLLER2İlköğretim sürecinde de öğrencilerin ve ailelerinin birçok sıkıntısı var. Yeterli derslik olmamasından dolayı birleştirilmiş sınıf uygulamaları, öğretmen atamalarının yeterli sayıda yapılmadığı için boş geçen dersler, ders araç ve gereçlerinin eksikliği, okul yönetimlerinin ailelerden istediği yada istemek zorunda kaldığı paralar, müfredat ile ilgili sıkıntılar, okul bulunmayan bölgelerde taşımalı eğitimden kaynaklı doğan çevresel ve mevsimsel sorunlar gibi sıkıntılar hem aile hem de öğrenciler için büyük zorluk oluşturmakta.

 

ZİLLERDirene direne kazanacağız: Üniversite

Üniversite sınavına hazırlık ve bunun maliyeti gibi her aileyi zorda bırakan birtakım durunlar sanırım sorunların başında geliyor. Eğitim parayla satılan bir olanak haline getirildiği için aileler büyük krediler çekerek ya da yüksek borçların altına girerek çocuklarını okutmaya çalışıyor. Meslek liseleri ise yeterli nitelikte eğitim alamamaktan, zorunlu staj dönemlerinde sömürüye maruz kalmaya kadar bir dizi sorunu barındırıyor. Hatta bir çok yaşanmış örnekte öğrenciler zorunlu stajlarını yaparken iş kazaları geçiriyor ve iş cinayetlerinde ölüyor. Sermaye de bu okullarda ki öğrencileri potansiyel ucuz ve teknik eleman olarak görüyor.  

 

Tüm bu sürecin sonunda bir üniversiteye gelmeyi başaran gençleri ise yeni sıkıntılar ve zorluklar bekliyor. Her dönem farklı nedenlerle ödenen paralar. Üniversitelerdeki akademik personel eksikliği ve sosyal imkânsızlıklar, barınma sorunu akla ilk gelen sorunlar. Birçok öğrencinin okurken çalışmak zorunda kalması ve sağlanan burs imkânlarının yetersizliği gibi sıkıntılar da öğrencilerin öğrenim yaşamını güçleştiren etkenler arasında. Ayrıca beslenme sorunu da bence en ciddi sorunlar arasında kendini koruyor. İnsanların yoksulluğundan faydalanan karanlık güçlerin ise ucuz yurt imkânları sağlayarak gençliği kuşatması ise çok daha ciddi bir sorun olarak karşımıza çıkıyor.

 

Ziller kimin için çalıyor?


Görüldüğü gibi zilleri yine para gözlüler, ilkokul öncesinden başlayan eşitsizlikleri meşrulaştırmak isteyenler, zorunlu stajla birlikte doğan ucuz emek sömürüsünü gerçekleştirenler ve dershane giderleri için velileri borçlandıran bankalar için çalıyor.  Tüm bunlara karşı kimi yerelliklerde veliler yada öğrenciler tarafından gerçekleştirilen lokal eylemler toplumsal bir tepki olarak büyümüyor, muhalif eğitim sendikalarının yada öğrenci hareketinin yukarıda ki sorunları değiştirecek koşullarda olmayışı ise iktidarın elini kolaylaştırıyor. Ve paranın egemenliğine karşı eşitliğin, bilimin ve ücretsiz eğitimin mücadelesi daha güçlü mücadeleleri bekliyor.

 

Halil Yeni
telgrafhane.org

 



Yukarı Geri Ana Sayfa

x

Telgrafhane'yi Facebook'tan takip edin



Telgrafhane'yi Twitter'dan takip edin

x
Telgrafhane facebook uygulamasına
bağlan
216 Sorgu Yapıldı. 0,463 Saniyede Oluşturuldu.