DİSK, KESK, TMMOB, İTO, HDP, Halkevleri, BHH ve Kaldıraç, İç Güvenlik Yasası’na karşı Taksim Tünel’den Galatasaray Meydanı’na yürüdü
DİSK, KESK, TMMOB, İTO, HDP, Halkevleri, BHH ve Kaldıraç, 14 Mart günü İç Güvenlik Yasası’na karşı Taksim Tünel’den Galatasaray Meydanı’na yürüdü.
Tünel’de toplanan yüzlerce eylemci, “İç güvenlik yasasına hayır!” pankartını açarak flamalar ve dövizlerle yürüdü. “Meclisten geçer sokaktan geçmez”, “Bu daha başlangıç mücadeleye devam”, “Faşizme karşı omuz omuza” sloganları atılırken “AKP’ye değil halklara güvenlik”, “İç güvenlik yasası kaldırılsın”, “Diktatörlük yasası geri çekilsin”, “Faşist yasa geri çekilsin” yazılı dövizler taşıdı. Yürüyüşün ardından Galatasaray Meydanı’nda basın açıklaması yapıldı.
Basın açıklamasını Haziran Direnişi’nde katledilen Mehmet Ayvalıtaş’ın babası Ali Ayvalıtaş yaptı. “Zulüm ile abad olunmayacağını göreceksiniz” diyen Ayvalıtaş, AKP iktidarının aylardır medya propagandası ile haftalardır da mecliste yasayı yalanlarla geçirmeye çalıştığını ifade etti.
Olağanüstü halin çıkan maddelerle olağanlaştırılmaya çalışıldığını ifade eden Ayvalıtaş, “Yaptığınız yasalar meclisten geçse bile sokaktan geçmeyecek, hükümsüz kalacak! Yapacaklarınız suç dosyanızı daha fazla kabartmaktan başka bir işe yaramayacak. Zulüm ile abad olunmayacağını göreceksiniz. Örgütlü halkları hiçbir kuvvet yenemez!” diye konuştu.
“Bu ülkenin onurlu insanlarından istenen nedir” diye konuşan Ayvalıtaş, basın açıklamasını şu soruları sorarak bitirdi:
“Ayakkabı kutularındaki milyon dolarlar, yatak odalarındaki para sayma makinelerini unutmamız mı isteniyor?
Baba-oğul milyon dolarları sıfırlama konuşmalarını unutmamız mı isteniyor?
Halka küfür eden holding sahiplerini unutmamız mı isteniyor?
Soma’da katledilen, tokatlanan, tekmelenen madencileri unutmamız mı isteniyor?
Madenlerde, inşaatlarda, fabrikalarda, yollarda katledilen işçileri unutmamız mı isteniyor?
Özgacan’ı unutmamız mı isteniyor?
Roboskî’yi unutmamız mı isteniyor?
Uğur’u, Ceylan’ı, İbrahim’i, Nihat’ı, Berkin’i unutmamız mı isteniyor?
Ethem’i, Mehmet’i, Ali İsmail’i, Ahmet’i, Abdullah’ı, Medeni’yi, Hasan Ferit’i, Hrant’ı unutmamız mı isteniyor?
Ortadoğu’yu kan gölüne çeviren ABD ile komşu oldukları için sevinmelerini, ABD askerlerine ettikleri duaları unutmamız mi isteniyor?
İsrail’e lafta esip gürlerken, her türlü ilişkiyi en üst düzeye çıkarmalarını unutmamız mı isteniyor?
Besleyip, büyüttükleri çeteler eliyle Ortadoğu’nun yakılıp yıkılmasını, kadınların tecavüze uğrayıp, köle pazarlarında satılmasını unutmamız mı isteniyor?
Pervasızca, açgözlülükle doğamızın, kentlerimizin yağmalanmasına göz yummamız mı isteniyor?
Uyuşturucu çeteleri, polisleşen, ‘alperen’ esnafları ile işledikleri cinayetleri sineye çekip, boyun eğmemizi mi istiyorlar?”
Sendika.Org