15.03.2015, Pazar







20 yıllık karanlık: Gazi katliamı
20 yıllık karanlık: Gazi katliamı
12 Mart 2015 14:39
Font1 Font2 Font3 Font4

22 kişinin hayatını kaybettiği 12 Mart 1995 Gazi Mahallesi katliamı, bugün yapılacak çeşitli eylemlerle 20. yılında protesto edilecek. “Haziran’ın birleştirici ve mücadeleci ruhu ile AKP faşizmine ve gericiliğine karşı yürüyoruz” çağrısı yapan Birleşik Haziran Hareketi Gazi Mahallesi Meclisi bugün saat 10.00’da Gazi Mahallesi Eski Karakol önünde buluşarak katliamı protesto edecek.

İstanbul’un Sultangazi İlçesi’ne bağlı Gazi Mahallesi’nde 12 Mart 1995’te başlayıp 3 gün süren ve 22 kişinin ölümüyle sonuçlanan katliamın üzerinden tam 20 yıl geçti. Sorumlularının cezasız kaldığı katliam, bugün çeşitli eylemlerle protesto edilecek. Birleşik Haziran Hareketi Gazi Mahallesi Meclisi de bugün saat 10.00’da Gazi Mahallesi Eski Karakol önünde buluşarak katliamı protesto edecek.

 

Dönemin Başbakanı’nın Tansu Çiller, Emniyet Genel Müdürü’nün Mehmet Ağar ve İstanbul Valisi’nin Hayri Kozakçıoğlu olduğu Gazi katliamında 20 yıl önce neler olmuştu, 20 yıldır ‘adalet’ adına bir ilerleme kaydedildi mi, bir hatırlayalım…

12 MART 1995: 5 ADRESE SİLAHLI SALDIRI

12 Mart 1995 günü, Gazi Mahallesi’nde bulunan Cemevi, Dostlar, Öntaş ve Yavuz kahvehaneleri ile Sarıoğlu Pastanesi’ne ‘kimliği belirsiz’ kişilerce silahla açılan ateş sonucunda Halil Kaya yaşamını yitirdi, 5’i ağır 25 kişi yaralandı. Bunun üzerine halk, Gazi Mahallesi’nde toplanmaya başlayarak, emniyet kuvvetlerinin olaya geç müdahale etmelerine tepki göstermek için polis karakoluna yürüdü. Fakat polis halkın üzerine ateş açtı ve açılan ateş sonucu Mehmet Gündüz adlı bir yurttaş daha yaşamını yitirdi, çok sayıda kişi ise yaralandı.

 

13 MART: HALKA ATEŞ AÇILDI, SOKAĞA ÇIKMA YASAĞI KONDU

Ertesi gün (13 Mart) yapılan bu polis saldırısını protesto etmek için İstanbul’un dört bir yanından gelen yaklaşık 15 bin kişi tekrar polis karakoluna doğru yürüyüşe geçti. Çevik kuvvet ve özel timlerle desteklenen polis bir kez daha halkın üzerine ateş açtı, sonra da çatışma çıktı. Çatışmalar sonunda 15 kişi daha hayatını kaybederken, aralarında gazetecilerin de bulunduğu çok sayıda kişi de yaralandı.

Aynı gün İstanbul Valiliği Gazi Mahallesi ile Zübeyde Hanım ve Esentepe Mahallesi’nde sokağa çıkma yasağı ilan etti. Gazi Mahallesi’nde adeta olağanüstü hal ilan edildi, mahalleye giriş ve çıkışlar polis kontrolüne alındı.

14 MART: MAHALLEYE ASKERİ BİRLİK GİRDİ

Bir gün sonra, 14 Mart’ta, Gazi Mahallesi’ne konan sokağa çıkma yasağına rağmen halkın tepkisi dinmedi. Bunun üzerine bölgeye askeri birlikler sevk edildi. Mahallede saldırıların sürmesi nedeniyle dayanışma ve saldırıları protesto amacıyla Ankara Kızılay Meydanı’ndaki eylemlere yapılan saldırılarda 36 kişi yaralandı.

 

15 MART: OLAYLAR ÜMRANİYE’YE SIÇRADI, 5 ÖLÜ

Halkın saldırılar sonrası tepkisi de polis saldırılarının sürmesinden ötürü dinmek bilmiyordu. 15 Mart’ta olaylar İstanbul’un Ümraniye ilçesine sıçradı. Mustafa Kemal Mahallesi’nde çıkan olaylarda 5 kişi hayatını kaybetti, 20’den fazla kişi de yaralandı. Ardından bu bölgede de sokağa çıkma yasağı ilan edildi. 16 Mart’ta dönemin İstanbul Valisi Hayri Kozakçıoğlu olayların yatıştırıldığını söyleyerek bölgedeki sokağa çıkma yasağının kaldırıldığını açıkladı.

 

SAVCILIKTAN HALKA ‘KAMU MALINA ZARAR’ DAVASI

Dönemin Gaziosmanpaşa Savcılığı (Gazi Mahallesi o dönem Gaziosmanpaşa İlçesi’ne bağlıydı) uygulanan polis terörüne bir de yargı desteği vererek, Gazi Mahallesi’nde yaşayan yurttaşlar aleyhine ‘Kamu malına zarar vermek’,  ‘Toplantı ve gösteri yürüyüşü yapmak’ gibi gerekçelerle davalar açtı.

Dönemin İstihbarat Daire Başkanı Hanefi Avcı olaylardan kısa süre sonra yaptığı açıklamada, katliamın ‘Yeşil’ kod adlı Kontrgerilla Üyesi Mahmut Yıldırım ve ‘ekibi’ öncülüğünde yapıldığını açıkladı.

YARGILAMA

Hayatını kaybeden 17 kişiden yedisinin yapılan otopsi sonucu polis mermisiyle öldürüldüğü belirlendi. Gaziosmanpaşa Savcılığı’nın olayla ilgili fezlekesiyle Eyüp Cumhuriyet Başsavcılığı, 20 polis hakkında 7 kişiyi öldürmek ve 5 kişiyi yaralamaktan “müdafaa ve zaruret sınırını aşarak faili belli olmayacak şekilde adam öldürmek” iddiasıyla dava açtı. İstanbul Eyüp Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından Eyüp Ağır Ceza Mahkemesi’ne açılan dava benzeri toplumsal olaylarda gelenekselleştirilmiş üzere ‘kamu güvenliğinin sağlanamayacağı’ gerekçesiyle olay yerinden yüzlerce kilometre uzağa, Trabzon’a gönderildi. Yakınlarını kaybedenler binlerce kilometre uzakta davaya gitmek zorunda kaldı. Davaya giderken yollara barikatlar kuruldu, araçlar taşlandı, halk bir kez de devlet işkencesine maruz kaldı.

11 Eylül 1995'te Trabzon Ağır Ceza Mahkemesi’nde başlayan yargılama süreci, 5 yıl içinde 31 duruşma yapılarak 3 Mart 2000'de karara bağlandı. Yargılanan 20 polisten sadece 2’si (Adem Albayrak ve Mehmet Gündoğan) toplam 4 yıl 32 ay hapis cezası aldı, fakat diğer 18 polis gibi onlar da daha sonra beraat etti.

 

DAVA AİHM’E TAŞINDI: TÜRKİYE ‘YAŞAM HAKKINA AYKIRILIKTAN’ MAHKUM EDİLDİ

Bunun üzerine yakınlarını kaybeden 22 kişi Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’ne (AİHM)  başvurdu. Yargılama sonucunda mahkeme 27 Temmuz 2005'te açıklanan kararda Türkiye’nin Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 2. maddesinde düzenlenen, yaşama hakkı ve 13. maddesinde düzenlenen, milli makamlara başvuru yollarının kapatılması hükümlerine aykırı davrandığı sonucuna vardı. Mahkeme Gazi Mahallesi’nde hayatını kaybeden 12 kişi ile Ümraniye’de ölen 5 yurttaşın ailelerine tazminat ödenmesine karar verdi. Olaylarda yaşamını yitiren 17 kişi için ayrı ayrı 30 bin avro tazminat verilmesine hükmeden mahkeme, böylece Türkiye’yi toplam 510 bin avro tazminat ödemeye mahkum etti.

Suç ve sorumluları ortadayken, yaşam hakkının ayaklarına altına alındığı katliamla ilgili ne dönemin Başbakanı Tansu Çiller,  ne Emniyet Genel Müdürü Mehmet Ağar, ne İstanbul Emniyet Müdürü Necdet Menzir ne de Vali Hayri Kozakçıoğlu yargılandı. Haklarında suç duyuruları yapıldı fakat davalar adeta duvara tosladı ve açılmadı. Açılan kimi davalarda ise göstermelik yargılamalar yapıldı. Özetle Gazi katliamı, üstü örtülerek karanlığa gömülmeye çalışıldı, cezasız bırakıldı.

Bugün yurt çapında yapılacak eylemlerde Gazi katliamının hesabı sorulacak ve sorumlularının bir kez daha yargı karşısına çıkarılması istenecek.  

ilerihaber.org
 


 

 

 


 



Yukarı Geri Ana Sayfa

x

Telgrafhane'yi Facebook'tan takip edin



Telgrafhane'yi Twitter'dan takip edin

x
Telgrafhane facebook uygulamasına
bağlan
61 Sorgu Yapıldı. 1,268 Saniyede Oluşturuldu.